Yoga ile 2010 yılında, hayatının çok sıkışık ve karanlık bir döneminde yoga ile Kazdağları’na işinden istifa edip gittiği bir yaz tatilinde tanıştı. İlk günden itibaren faydasını gördüğü yogayı daha derinlemesine öğrenmek için uzmanlık programlarına katıldı. 2012 itibariyle dersler vermeye başladı. Çeşitli studiolar bünyesinde tam zamanlı olarak çalıştı, sayısız ders verdi, kurslar düzenledi, hocalık eğitimleri ve staj programları yürüttü. Eğitim programlarındaki yeni yetişen eğitmenlere mentorluklar verdi. Sekanslama, gözlem becerisi, yoga anatomisi danışmanlık verdiği konu başlıklarından bazılarıdır. Alanında uzman bir klinik psikolog ile iş birliği yaparak Türkiye’deki ilk yoga ve mindfulness kamplarını düzenledi. Sayısız kişiyle yolu kesişti ve sayısız kişinin hayatına yoganın girmesine vesile oldu. Yogayı sağlam temeller ve bilgilerle paylaşmayı önemsiyor. Sunduğu farklı seviyelerde klasik hatha yoga seanslarının yanında, yıllar içinde yoganın terapötik tarafıyla da ilgilenmeye başladı. Çeşitli omurga rahatsızlıkları (bel, boyun, kalça, skolyoz vs) olan kişilerle çalışmakla birlikte; MS, parkinson, tansiyon problemleri, yaş ilerlemesiyle gelen hareket aralığının azalması, anksiyete, stres, depresyon, uykusuzluk, romatoit artirit, ankilozan spondilit, solunum rahatsızlıkları gibi durumlarda da kişiye özel destekleyici bir yoga uygulaması sunma konusunda da yetkindir ve bu tip durumlarla da aktif bir şekilde çalışmaktadır.

Duygu kendi yogasını, biraz daha kendisi olma yolunda bir araç olarak görüyor. Duygu’nun seanslarına katılanlar, bu seansları çoğunlukla ‘güçlendirici, yoğun, hissedilir ve meditatif’ olarak tanımlar. Adanarak ve inanarak yogayı paylaşmaya devam eden Duygu, eşi ve kızı ile Urla’da sakin ve sade bir hayat yaşıyor.